25 Temmuz 1978 tarihinde tüp bebek tedavisi sonucu ilk bebeğin sağlıklı dünyaya gelmesiyle birlikte tüp bebek tedavisi, doğal yollar ile bebek sahibi olamayan çiftlere umut olmuştur. Dünya genelinde infertilite ya da bilinen diğer adı ile kısırlık oranı her geçen artarken tüp bebek tedavisi uygulayan çiftlerin sayısı da her geçen gün artmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan tanımlamaya göre 35 yaş ve altındaki çiftler, bir yıl boyunca korunmasız ve düzenli olarak cinsel ilişkiye girmelerine rağmen gebelik oluşumu söz konusu değil ise bu durum infertilite olarak adlandırılmaktadır. Kadınlarda ilerleyen yaşla birlikte sahip oldukları yumurta rezervleri azaldığı için bu süre 35 yaş üstü kadınlarda altı aya kadar düşebilmektedir. Son yıllarda giderek artan çevre ve hava kirliliği, kimyasal içeriğe sahip besinlerin ve ürünlerin tüketimi ya da aşırı kilo alımı gibi durumların, kadın ve erkeklerde üreme sistemini olumsuz olarak etkilediği gözlemlenmektedir. Bölgelere göre farklılık gösterse de Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan son araştırmalara göre dünya genelinde her 6 kişiden biri infertilite tanısı almaktadır. Tüp bebek tedavisi ise yakaladığı başarı oranıyla infertilite tanısı alan birçok çiftin bebek sahibi olmasını sağlamıştır. Öyle ki gelişen teknolojiyle birlikte bu başarı oranı her geçen gün daha da artmaktadır. Tüp bebek tedavisini düşünen ya da merak eden çiftlerin ise merak ettikleri birçok konu bulunmaktadır. Bu konulardan biri de ilk denemede tüp bebek tutma oranı konusudur.
Yazımızda ise ilk denemede tüp bebek tutma oranı hakkında bilgi sahibi olmanızı sağlayacak ilk tüp bebek denemesinde başarı oranları, ilk denemede başarıyı etkileyen faktörler ile ilk tüp bebek denemesi başarısız olduğunda yeniden planlama ve motivasyon konuları hakkında detaylı bilgiler vermeye çalışacağız.
İlk Tüp Bebek Denemesinde Başarı Oranları
Tüp bebek tedavisini düşünme aşamasında olan ya da ilk tüp bebek tedavisine karar veren çiftlerin en çok merak ettikleri konuların başında ilk tüp bebek denemesinde başarı oranı konusu gelmektedir. Çünkü tüp bebek tedavisi hem maddi hem de manevi olarak çiftler için önemli, heyecanlı ve bir o kadar zor bir süreç olabilmektedir. Bu yüzden bu süreci düşündükleri ya da karar verdikleri andan itibaren tedavinin başarı ile sonuçlanmasını beklerler. İlk tüp bebek denemesinde başarı oranlarını daha iyi anlayabilmek için ise öncelikle tüp bebek tedavisine kısaca bir bakmak gerekir. Tüp bebek tedavisi en basit tanımı ile anne adayından alınan yumurta ile baba adayından alınan sperm hücresinin uygun şartlarda döllenmesiyle gebeliğin oluşumunu sağlamak şeklinde tanımlanabilir. Ancak nasıl ki gebeliğin doğal yollar ile oluşması için birkaç aşama gerekiyorsa bu durum tüp bebek tedavisi içinde geçerlidir. Tüp bebek tedavisi genel olarak bakıldığında yumurtaların olgunlaştırılması, yumurtaların toplanması, döllenmenin sağlanması ve embriyo transferi aşamalarından oluşmaktadır. Her bir aşama kendi içerisinde ayrı bir sürece ve öneme sahiptir. İlk denemede tüp bebek tutma oranı ise dünya geneline bakıldığında ülkeden ülkeye değişkenlik gösterebilmektedir. Ancak ortalama alarak yapılan değerlendirmelere göre ilk tüp bebek denemesinde başarı oranı %20 ile %30 arasında değişmektedir. Bu oranı etkileyen en önemli faktörlerden biri ise anne adayının sahip olduğu yumurta sayısıdır. Çünkü kadınlarda yaş düştükçe daha kaliteli ve çok yumurta sayısı söz konusu olduğu için başarı oranı artarken ilerleyen yaşla birlikte bu oran giderek düşmektedir.
İlk Denemede Tüp Bebek Başarısını Etkileyen Faktörler
Günümüzde uygulanan her tedavide olduğu gibi ilk denemede tüp bebek tutma oranı başarısını etkileyen bazı faktörler bulunmaktadır. Genel olarak bakıldığında ilk denemede tüp bebek başarısını etkileyen faktörlerin başında anne adayının yaşı gelmektedir. Bunun nedeni ise anne adayının sahip olduğu yumurta sayısının ilerleyen yaşla birlikte azalmasıdır. Anne adayının yaşı ne kadar genç ise sahip olduğu yumurta sayısı o kadar fazla ve yumurtaları o kadar kaliteli olacaktır. Bu da sadece ilk tüp bebek denemesinde değil sonraki tüp bebek denemelerinde de başarı oranını direkt olarak etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Başarı oranını etkileyen bir diğer önemli faktör ise sperm kalitesidir. Erkeklerde sperm kalitesi, spermin sağlığını belirtmek için kullanılan bir terimdir. Sperm hücresinin hareketliliği, menideki sperm sayısı ya da sperm şekli, sperm kalitesini belirleyen en önemli kriterlerdir.
İlk denemede tüp bebek başarısını etkileyen bir diğer önemli faktör ise tedaviyi uygulamak için doğru tüp bebek uzmanı doktoru ve ekibini seçmektir. Çiftler tüp bebek tedavisi için ilk başvuruyu gerçekleştirdiklerinde gebeliğin neden oluşmadığını ya da gebeliğin neden devam etmediğini doğru bir şekilde tespit etmek gerekir. Böylelikle tüp bebek tedavisi uygulanırken çiftlerin önüne çıkabilecek bazı problemler ortadan kaldırılarak tüp bebek tedavisinin başarı oranı arttırılmış olur. Bu nedenlerin doğru bir şekilde tespiti ise ancak konusunda uzman ve tecrübeli bir doktor ile mümkündür. Ayrıca tüp bebek tedavisinde uygulanan ilaçların hasta için uygun dozlarda belirlenmesi, yumurtaların olgunlaşması sürecinin yakın takibi ve doğru zamanda çatlatılması gibi süreçlerde tecrübe isteyen aşamalardır. Bir diğer önemli aşama ise en sağlıklı embriyoyu elde etmek ve embriyo transferinin en doğru zamanda yapılması gerekliliğidir. Bütün bu faktörler düşünüldüğünde doğru tüp bebek uzmanı doktoru ve ekibini seçmek büyük önem taşımaktadır. Öyle ki yapılan araştırmalara göre seçilen tüp bebek merkezinin tedavinin başarı oranı üzerindeki etkisi neredeyse %70’lere kadar çıkabilmektedir.
İlk Tüp Bebek Denemesi Başarısız Olduğunda: Yeniden Planlama ve Motivasyon
İlk tüp bebek denemesinde başarısız bir sonuç ile karşılaşmak çiftleri psikolojik olarak olumsuz etkileyerek onların umutsuzluğa ve hayal kırıklığında kapılmasına neden olabilir. Bu yüzden başarısız tüp bebek tedavisi sonrası yeniden planlama ve motivasyon ile çiftlerin tekrar motive edilmesi son derece önemlidir. Başarısızlık ile sonuçlanan tedavi sonrasında yeniden planlama gerçekleştirilirken öncelikle tedavinin neden başarısız olduğu üzerinde durulur. Günümüzde yaşanan teknolojik gelişmeler ile geliştirilen medikal cihazlar sayesinde doktorlar oldukça detaylı testler ve muayeneler yapabilmektedir. Bu yüzden başarısızlığın nedeni tespit edilerek ortadan kaldırılabilir böylelikle aslında bir sonraki tüp bebek tedavisinde başarı oranı daha da arttırabilmektedir. Ayrıca bu süreçte ikinci tüp bebek tedavisine karar verirken çiftlerin psikolojik olarak bu sürece hazır olması da son derece önemlidir. Özellikle anne adayının kendisini stresli ve kaygılı hissetmesinin süreci olumsuz olarak etkileyebileceğine dair çalışmalar bulunmaktadır. Bu aşamada gerekli motivasyonun sağlanması için çiftler gerekirse psikolojik destek almalı ya da kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlayacak uygulamalar gerçekleştirmelidir. Görüldüğü üzere ilk tüp bebek denemesi başarısız olduğunda dikkat edilmesi gereken en önemli detaylar başarısızlığın nedeninin detaylı bir şekilde incelenmesi ve çiftin yeni bir tedaviye kendisini hazır hissetmesidir.
Kalem Bebek ekibi olarak bu yazımızda “ilk denemede tüp bebek tutma oranı” konusu hakkında en çok merak edilen ve araştırılan başlıklar ile ilgili detaylı bilgiler vermeye çalıştık. Tüp bebek tedavi süreci ve ilk denemede tüp bebek tutma oranı konusunda daha detaylı bilgi alabilmek için buraya tıklayarak internet sitemizi ziyaret edebilir, dilerseniz görüşme için randevu oluşturabilirsiniz.