EN
TR
Tüp bebek transferi sonrası tutma oranı, çiftlerin en çok merak ettikleri ve bilmek istedikleri konular arasındadır. Bu tedavi ile hamile kalan hastaların birçoğunda herhangi bir belirti görülmeyebilir. Bunun yanı sıra çiftler, tüp bebek tutma oranı hakkında bilgi sahibi olmak ister.
Tüp bebek tedavisiyle hamilelik şansını etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Tüp bebek tedavi başarısını artırmak için yapılması gerekenler tedavi öncesi dönemde başlar. Tüp bebek başarı oranını en üst düzeye çıkarmak için her detay dikkatli bir şekilde uygulanmalıdır. Aynı zamanda da tedavi süreci çok iyi yönetilmelidir. Kalem Bebek olarak bu yazımızda, tüp bebek tutma oranı hakkında bilmeniz gerekenleri detaylı bir şekilde sizler ile paylaşacağız.
Tüp Bebek Tutma Oranı Neye Göre Belli Olur?
Tüp bebek tutma oranı merak edilen bir konudur. Bu nedenle tüp bebekte tutma oranını belirleyecek faktörler aşağıdaki gibidir:
- Detaylı değerlendirme süreci
- Tedavi öncesi gerekli müdahaleler ve hazırlık sürecini tamamlamak
- Tedavi sürecinde kişiye özel ilaç tiplerinin seçilmesinin tamamlanması
- Yüksek teknolojiye sahip laboratuvarlar kullanılması ile tutma oranını artırmayı sağlamak
Tüp bebek başarı oranı üzerinde birçok faktör etkilidir. Tüp bebek başarı oranlarını etkileyen bir diğer faktörler ise şu şekilde sıralanabilir:
- Anne adayının yaşı,
- Yumurta rezervi, yumurta sayısı,
- Sperm kalitesi, sperm sayısı,
- Embriyo sayısı ve kalitesi
- Rahim içinde bir patoloji olup olmama durumu
- Tüplerde sıvı birikimi varlığı
Bu faktörlerin her biri tüp bebek tutma oranını farklı düzeylerde etkiler. Tüp bebek tutma oranı yaş ile yumurta sayısı ve kalitesine veya sperm kalitesindeki düşüşe bağlı olarak azalır. Tüp bebek tutma oranı hesaplama ise tüm bu kriterler göz önünde bulundurularak yapılır.
Tüp Bebek Tutma Oranını Artıran Faktörler
Tüp bebek tedavisinde tutma oranını etkileyen en önemli faktör anne adayının yaşıdır. Annenin yaşı, yumurtalık rezervi ve yumurta kalitesi açısından son derece önemlidir. Yaş ile yumurta sayısında azalmanın yanı sıra yumurta kalitesi de kötüleşebilir. Yumurta sayısı ne kadar çok ve yumurta kalitesi ne kadar iyiyse kaliteli embriyo ve gebelik oranları da o kadar artar.
35 yaşından büyük anne adaylarının yumurtalık rezervi hızla azalır. Bu durum ise gebelik oranlarını düşürmektedir. Bu sebeple gebe kalamayan anne adayları zaman kaybetmeden infertilite ve tüp bebek konusunda uzmanlaşmış bir doktora başvurmalıdır. Erkek hasta için kesin bir yaş sınırı yoktur. Bununla birlikte bilimsel çalışmalarda ileri yaşlarda semen kalitesinde de olumsuz etkilenme olabileceği bilinir.
Yumurtalık rezervi dışında kaliteli bir embriyonun transfer edilebileceği sağlıklı bir endometrium yani rahim yatağının olması da son derece önemlidir. Tüp bebek yapılmasını gerektiren infertilite nedeni de tüp bebek uygulamalarında başarıyı etkileyen önemli bir kriter olarak görülmektedir. Yumurtalık rezervi az olan bir hastada yumurta sayısı azlığına bağlı başarı şansı daha düşüktür. Bunun yanı sıra birden fazla uygulama ile yumurta havuzu oluşturulup başarı şansı da artırılabilmektedir.
Tüp bebekte başarı özellikle ilk 3-4. tüp bebek denemesinde daha yüksektir. Bu nedenle özellikle ilk denemeler için alanında deneyimli tüp bebek uzmanı tarafından değerlendirilmek gerekir.
Tüp Bebek Tutma Oranında Embriyo Transferinin Önemi
Tüp bebekte başarı oranlarını etkileyen önemli bir kriter de tüp bebek merkezinin başarılı olmasıdır. Tüp bebek merkezinin laboratuvar teknolojisi, tedavi olanaklarının geniş olması, yüksek teknolojinin kullanılması embriyo gelişim sürecini ve oluşan embriyoların kalitesini doğrudan etkiler.
Kaliteli embriyolar elde edebilmek için yumurtaların toplandıktan sonra hazırlık aşamasının da tamamlanması gerekir. Bunun için de kaliteli spermlerin seçilmesi ve yumurtanın spermle dölleme işleminin dikkatli ve tecrübeli embriyologlar tarafından yapılması gerekir.
Bunun dışında laboratuvarda kullanılan yüksek teknolojik cihazlar ve teknikler tüp bebek başarı oranında önemli bir konuma sahiptir. Özellikle yüksek çözünürlük ve büyütmeye sahip mikroskop altında en iyi sperm seçilebilir. Bunun için IMSI yöntemi ve yumurtanın spermle döllenmesi işleminde kullanılan ICSI (mikroenjeksiyon) işlemi ile çok yüksek oranda döllenme başarısı elde edilebilir.
Yüksek döllenme oranı ile elde edilen embriyoların kalitesi de bu yöntemlerin kullanımıyla artar. Bunun yanı sıra döllenme başarısını artırmak ve kaliteli embriyolar elde edebilmek için bazı yöntemler kullanılır. Bunlar; embriyoskop, kalsiyum iyonofor ve embriyoların genetik analizinde kullanılan NGS yöntemidir. Bu yöntemler, tüp bebekte başarı oranlarını artırmak için tüp bebek laboratuvarında mutlaka olmalıdır.
Tüp Bebek Tutma Oranı ve Erkek Faktörü
Tüp bebek tedavisinde erkek faktörü; sperm sayısında azlık veya şekil bozukluğu olarak karşımıza çıkar. Sperm sayısındaki azlık veya menide sperm olmaması tüp bebek tedavi şeklini değiştiren etkenlerdir. Sperm sayısında şiddetli azlık varsa mutlaka hormon testleri ve genetik analiz yapılması son derece önemlidir. Hormon düzeylerindeki anormallikler düzeltilerek sperm sayısında düzelme sağlanabilir. Sperm yokluğu durumunda yumurta toplama gününde spermler testislerden biyopsi yöntemiyle alınabilir.
Özellikle sperm şekil bozukluklarının ciddi oranlarda olması embriyo kalitesini olumsuz etkiler. Belirli sürede uygulanan antioksidan tedaviler, obezite durumunda diyet ve egzersizle kilo verilmesi, sigara kullanılmaması sperm şekil bozukluklarının tedavisinde uygulanan ilk aşama tedavilerdir. Bunun dışında ciddi sperm şekil bozukluğu olan erkeklerde daha kaliteli sperm elde etmek için sperm testislerden biyopsi yöntemiyle sperm elde edilebilir.
Kalem Bebek olarak bu yazımızda, tüp bebek tutma oranı hakkında merak edilenleri ele aldık. Tüp bebek tedavinizde embriyologlar ve teknisyenler önemli bir role sahiptir. Embriyoloji laboratuvarında çalışan ekibin uzmanlığa ve teknik tecrübeye sahip olması gerekir. Hizmetlerimiz hakkında daha fazla bilgi için bizimle iletişime geçebilir veya buraya tıklayarak web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.
