Son zamanlarda giderek artan çevre ve hava kirliliği, koruyucu ya da katkı maddesi içeren besinlerin ve genetiği ile oynanmış gıda ürünlerinin tüketimi, obezite ya da stres gibi faktörler insan hayatını son derece olumsuz bir şekilde etkilemektedir. İnsan sağlığını tehdit eden bu olumsuz faktörlerin günümüzde görülen en önemli etkilerinden biri de her geçen gün artan infertilite oranıdır. İnfertilite, en basit tanımı ile çiftlerin, bir yıl boyunca korunmasız olarak cinsel ilişkiye girmesine rağmen doğal yollar ile bebek sahibi olmaması durumudur. Bu durum her ne kadar çiftler için hayati tehlikeye neden olabilecek bir hastalık olmasa da sosyal ve özellikle de psikolojik anlamda çiftleri oldukça olumsuz olarak etkileyebilmektedir. Bebek sahibi olarak bir aileye kurmak isteyen çiftler için bebek sahibi olamamak, yıkıcı etki yaratabilmektedir. Bu yüzden bilim insanları uzun yıllardır yaptıkları çalışmaların bir sonucu olarak yardımcı üreme teknikleri geliştirmişlerdir. Son zamanların en başarılı yardımcı üreme tekniklerinden biri ise tüp bebek tedavisidir. Günümüzde birçok çift maddi ve manevi anlamda fedakarlıklarda bulunarak tüp bebek tedavisi ile bebek sahibi olmaya çalışmaktadır. Tedavi çeşitli faktörlere bağlı olarak başarılı ya da başarısız sonlanabileceği gibi bazı durumlarda ise tedavi sonrası adet gecikmesine rağmen gebelik testi negatif sonuç verebilmektedir. Genellikle tüp bebek negatif adet gecikmesi olarak araştırılan bu konu ise tüp bebek tedavisi ile ilgili en çok merak edilen konular arasında yer almaktadır.
Yazımızda ise tüp bebek tedavisi, adet gecikmesi ilişkisi, tüp bebek sonrası adet dönemi ve negatif tüp bebek sonrası adet gecikmesi hakkında bilgi sahibi olmanızı sağlayacak konular hakkında detaylı bilgiler vermeye çalışacağız.
Tüp Bebek Tedavisi ve Adet Gecikmesi İlişkisi: Gebelik Sonrası Adet Düzensizlikleri
Tüp bebek tedavisine başlarken nasıl ki çiftlerin merak ettikleri bazı konular bulunuyor ise aslında tüp bebek tedavisine devam eden çiftlerinde merak ettikleri çeşitli konular bulunmaktadır. Bu konulardan biri de tüp bebek tedavisi ile adet gecikmesi arasındaki ilişki konusudur. Çünkü adet gecikmesi, gebelik oluşumunun en önemli belirtilerinden biridir. Ancak adet gecikmesine rağmen yapılan gebelik testi bazen negatif çıkabilmektedir. Bu durum ise tüp bebek tedavisi uygulanan çiftler için son derece merak uyandıran bir konudur. Tüp bebek tedavisi ve adet gecikmesi arasındaki ilişkiyi daha iyi anlayabilmek için ise öncelikle tüp bebek tedavisi süreçlerine bakmak gerekir. Tüp bebek tedavisinde amaç gebeliğin oluşabilmesi için gerekli ortamın laboratuvarda oluşturulması ve gebeliğin oluşmasının sağlanmasıdır. Bu yüzden birkaç aşamadan oluşan tüp bebek tedavisinde özellikle anne adayı bu aşamalarda farklı ilaçlar ve takviyeler kullanabilmektedir.
Tüp bebek tedavisinde kullanılan ilaçlara genel olarak baktığımızda ise bu ilaçların yumurta gelişimi, yumurta çatlatma ve embriyo transferinden sonra hormon seviyesini yükseltmek için kullanıldığını görürüz. Bu ilaçların içeriğine bakıldığında ise direkt üreme sistemine etki eden ilaçlar oldukları için hormon içeriğine sahip olduklarını görürüz. Kısacası dışarıdan verilen bu ilaçlar ile aslında kadın üreme sistemine bir müdahale söz konusudur. Yapılan araştırmalara göre ise kullanılan bu ilaçlar ile tüp bebek tedavisi sonrasında adet gecikmesi arasında direkt olarak ilişki bulunmaktadır. Kadın üreme sistemine müdahale edilmesi, gebelik oluşumu söz konusu olmasa bile kadında adet gecikmesine neden olabilmektedir.
Tüp Bebek Sonrası Adet Dönemi: Normal Süreç ve Beklenen Değişiklikler
Sağlıklı bir üreme sistemine sahip olan kadınlarda 21 ila 35 gün aralıklarla adet kanaması görülmekte ve bu döneme adet dönemi adı verilmektedir. Adet dönemini belirleyen bu kanamalar beynimizde yer alan hipotalamus bölgesinin yine beynimizde bulunan ve bir çeşit endokrin bezi olan hipofiz bezini uyarması ile başlar. Bu uyarılma sonrasında hipofiz bezinden üreme sistemi için son derece önemli bazı hormonlar salgılanır. Kan dolaşımıyla birlikte yumurtalıklara kadar ulaşan bu hormonlar, yumurtalıkları uyararak, yumurtalıkların içerisinde yer alan yumurtaların olgunlaşmasını sağlar. Yumurtalar belirli bir olgunluğa ulaştıktan sonra ise yumurtanın içinde bulunduğu kese çatlar ve yumurta döllenmek üzere yumurtalıklardan bırakılır. Olgunlaşmış ve döllenmeye hazır yumurta yaklaşık 24 saat kadar yumurtalıkları rahme bağlayan ve fallop tüpü adı verilen kanallarda döllenmek için sperm hücresi ile karşılaşmayı bekler. Eğer yumurta bu 24 saat içerisinde sperm hücresi ile karşılaşır ise gebelik oluşur. Ancak olgunlaşmış yumurta bu süre içerisinde döllenmez ise yumurtanın döllenme ihtimaline karşı kendisini hazırlayan rahmin, inceleşerek parçalanmaya ve dökülmeye başlayan duvarıyla birlikte vajinal yoldan vücuttan atılacaktır. Normal süreç olarak kabul edilen bu adet dönemi ise tüp bebek tedavisinde kullanılan ve genellikle hormon içeriğine sahip olan ilaçlardan direkt olarak etkilenmektedir.
Tüp bebek tedavisinin anne adayı üzerinde yarattığı baskı ve stresin yanı sıra kullandığı ilaçlarda buluna hormonlar, normal adet düzeni sürecinde değişikliklere neden olabilmektedir. Hormon seviyelerindeki değişiklikler, gebelik oluşumu söz konusu olmasa bile üreme sisteminin dengesinin bozarak adet döngüsünü etkilemektedir. Bu durum ise genellikle herhangi bir müdahaleye gerek duymadan yaklaşık olarak 1-2 ay içerisinde üreme sisteminde yer alan hormon seviyelerinin dengelenmesiyle birlikte normale dönmektedir.
Negatif Tüp Bebek Sonrası Adet Gecikmesi: Gebelik Testi Sonucu ve Nasıl Yönetilmeli?
Tüp bebek tedavisinde bazı durumlarda adet gecikmesine rağmen gerçekleştirilen gebelik testinin negatif çıkması, tedavi gören çiftler için kafa karıştırıcı olabilmektedir. Çiftler, adet gecikmesiyle birlikte gebeliğin oluştuğunu ve tedavinin başarılı olduğunu düşünürken, gebelik testinin negatif sonuç vermesi onları olumsuz olarak etkileyebilir. Bu aşamada yapılması gereken ise gebelik testi sürecinin doğru bir şekilde yönetilmesidir. Çünkü tüp bebek tedavisinde adet gecikmesi ile negatif çıkan gebelik testleri ilerleyen süreçte pozitif sonuç verebilmektedir. Bu durum ise tüp bebek tedavisinde geç tutunma olarak adlandırılır. Tedavide embriyo transferinden 12 gün sonra kanda gebelik testi gerçekleştirilir. Ancak bazı durumlarda embriyo, transferden 14 gün sonra rahme tutunduğu için 12. Günde yapılan gebelik testi, kanda bulunan ve gebelik hormonu olarak bilinen HCG hormonunun henüz yükselmeye başlamamasından dolayı negatif sonuç verebilmektedir.
Bu yüzden eğer anne adayında adet gecikmesine rağmen gebelik testinde negatif sonuç söz konusu ise üzerinde durulan ilk konu geç tutunma ihtimalidir. Adet gecikmesi, geç tutunmanın en önemli belirtisi olarak kabul edilmektedir. Bu yüzden anne adayı testten negatif sonuç alsa bile geç tutunma ihtimaline karşı adet dönemini dikkatli bir şekilde takip etmelidir. Ayrıca bu durum ile ilgili doktorunu mutlaka bilgilendirerek, gerekirse doktor kontrolünde adet gecikmesine bağlı olarak gebelik testinin tekrarını sağlamalıdır. Ayrıca tüp bebekte geç tutunmanın anne adayına veya bebeğe herhangi bir olumsuz etkisi bulunmadığı da unutulmamalıdır.
Kalem Bebek ekibi olarak bu yazımızda “tüp bebek negatif adet gecikmesi” konusu hakkında en çok merak edilen ve araştırılan konular ile ilgili detaylı bilgiler vermeye çalıştık. Tüp bebek tedavi süreci ve tüp bebek negatif adet gecikmesi konusunda daha detaylı bilgi alabilmek için buraya tıklayarak internet sitemizi ziyaret edebilirsiniz.